PREFERRING DEATH IN TERMS OF ISLAMIC LAW: EUTHANASIA

Kültürel etkileşimler ve değişimler sebebiyle toplum bireyler üzerinde din ahlak ilkelerinin etkisinin azalması, insanların düşünce dünyasında birtakım değişikliklere yol açmaktadır. Özellikle son yıllarda hız kazanan bu anlayış, temel haklar konusunda da görüş farklılıkları meydana getirmiştir. Temel içinde önemli yer tutan yaşam hakkı farklılıklardan etkilenmiştir. Gelinen noktada kişiler sebeplerin bulunması halinde yaşamayı bırakarak ölümü tercih edip yaşamlarını sonlandırabilme hak yetkisine sahip oldukları görüşüne sahiptir. İlk asırlarda intihar kavramı başta olmak üzere çeşitli isimler altında yapılan tartışmanın, yüzyıldaki kişisel özgürlük, hürriyet anlayışlarında ortaya çıkan yeni gelişmeler genişlemeler bağlamında ötenazi gibi kav-ramlar çerçevesinde yoğunlaştığı görülmektedir. haklardan olan yaşama değişimin etkisinde kalarak insanın devam etme veya sonlandırma hakkının olması düşüncesi yaygınlaşmaya başlamıştır. Esasen tarih sahnesinde aldığı andan itibaren insan yaşamına kendisinin başka birinin müdahalesi olmuştur. Ancak ile müdahale bir boyut kazanmıştır. Ölüm arasında kalındığında etmenin olarak görülerek ya-şama haksız olmayacağı algısı oluşmasına bunun kabul edilmesi noktasına gelinmiştir. Bu tercihi bizzat kendisi başkaları yapabilmektedir. sonucunda can kaybı çıkmakta buna, hastalar için acıları dindirme, yaşlılar onuru koruma, ümitsizlik, çaresizlik kalitesinin düşmesi, kaynak israfını önleme, vb. gerekçeler dayanak yapılmaktadır. Ötenazi yoğunlaşan ölme tercihinde bulunma girişimi yaşamın kutsallığı niteliği iki noktadan hareketle tartışılmakta; karşı çıkanlar olduğu savunanlar bulunmaktadır. İşte makalede bulunmanın İslam onun hukuk nizamı Hukuk doktrini açısından incelenip değerlendirme yapılması amaçlanmaktadır. Öncelikle kavramını kısaca genel hatları anlattıktan sonra, kişinin ölüm bulunmasının dini hukuki yönü durularak yaşamaktan vazgeçerek ölmeyi olgusu analiz irdelenecektir.